Merhaba Ziyaretçi,
Forumdaki Bilgi Ve Linklerden Daha Fazla Yararlanabilmek İçin Forumumuza Kayıt Olmanızı Tavsiye Ediyoruz..

_____________________
|Üniversiteliler Platformu|
Merhaba Ziyaretçi,
Forumdaki Bilgi Ve Linklerden Daha Fazla Yararlanabilmek İçin Forumumuza Kayıt Olmanızı Tavsiye Ediyoruz..

_____________________
|Üniversiteliler Platformu|
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
Anasayfa|Univli.com|GaleriAramaLatest imagesGiriş yapKayıt Ol
Bize Artık www.sinavzamani.net Adresinden Ulaşabilirsiniz...

 

 Filistinli Ali'nin Hikayesi

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
yeliz
-YASAKLANDI-
-YASAKLANDI-
yeliz


Kadın
Terazi Yılan
Mesaj Sayısı : 372
Yaş : 34
Katıldığı Yer : Almanya Berlin
Puanı : 0
Rep Gücü : 39350
Kayıt tarihi : 01/01/09

Filistinli Ali'nin Hikayesi Empty
MesajKonu: Filistinli Ali'nin Hikayesi   Filistinli Ali'nin Hikayesi Icon_minitimePerş. 12 Şub. 2009 - 1:35

Ben Ali. Daha henüz dokuz yaşındayım.
Sağlık Ocağının olmadığı bir köydeFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv iki odalı kerpiç bir evde doğmuşum.
Dedem koymuş adımı. Hz. Ali gibi cesurFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv hem de ilim sahibi olayım diye...

Bir aylıkken benFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv kuru ekmekle beslenen annemin süt vermeyen göğüslerini eme eme yaralar bağlatmışım... Annemde aç kalmayayım diye kuru ekmek kırıntılarını suya doğrayıpFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv yedirmeye çalışıyormuş... Bebek bezi olmadığı içinFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv topraklar kundağım olmuş...
Köyümüzdeki koyunları ve keçileri Yahudi Askerleri götürmüşler... Civar köylerden çerçiler getiriyorlarmış yiyeceklerimizi...

İki yaşlarındayken İsrail uçakları bombalamış hiç yiyeceği olmayan köyümüzü... İsrail uçakları geldiğinde Rahmetli babam yatsı namazını kılıyormuş... Evimizin yakınlarına bomba düştüğünde babamFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv annem ve benim üzerime eğilerek korumaya çalışmış... Sonra bize sarılarak şehid olmuş... Ben hatırlamıyorum babamı... Hiç elinden tutamadım onun... hiç babam diye koklayamadım... Sakallarıyla oynayamadım çocukça... Ve hiç askercilik oynayamadık onunla... Benim hiç babam olmadı ki sarılacakFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv tankların önünden alacakFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv İsrail Askerlerinden koruyacak... Ah Babam Ahh...

Evimiz yıkıldıktan ve babam şehid olduktan sonra Gazze deki dayımın yanına gitmişiz... Göğüslerinin yarası kapanmak bilmeyen annemin şimdi kalbide yaralıydı... Beni hiç yanından ayırmıyor ve şehidimin yetimi diye seviyordu... Şehidimin yetimiFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv ne güzel bir sözdü... Bana şarkı sözü gibiFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv ninni gibi gelirdi... En çok sevdiğim ninnisiydi AnneminFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv şehidimin yetimi... Sahi yetim ne demekti Anne... Eğer yetim bensem o tanklar altında ezilen çocuklar kim Anne... O minik bedenleri tanklarıyla ezenler kim... Çocukların ne suçu varFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv onları neden eziyorlar Anne... O tankların gözleri yok mu... İnsanlar bize neden yardım etmiyorFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv yoksa onlarında mı gözleri yok Anne... İnsanların gözlerini bağlayanFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv çocukları ezen bu Yahudiler de kim Anne....

İçimden geçirdiğim sızılı sorgulamalara cevap bulamazkenFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv dillerim Anne kelimesine yavaş yavaş alışıyordu... Her Anne deyişimde Annem hüzünlü bir bakışla şehidimin yetimi ninnisini söylüyordu...

Daha üç yaşındayken benFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv dayım bana iki uçlu tahta çubuk vermişti. Uçlarında yumuşak bişeyler vardı. Dayım ona sapan derken benim dilim dönmüyor ancak tatan diyebiliyordum... Geceleri annemin koynunda yatarkenFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv bende tatanımı minik ellerimin arasında saklıyor hiç bırakmadan uyuyordum... Tatanım benim oyuncağımdı artık. Onu çok seviyor onsuz uyuyamıyordum. Çünkü ben tatanımla Annemi koruyacaktım... Hem tatanım bende olsaydı o büyük kuşlar Babamı şehid edemezdi ki... Büyük kuşlar geldiğinde bende tatanımdaki taşlarla onları düşürürdüm çocuklarda ölmezdi...

Büyümeye çalıştığım şehirde zaman hızla geçiyorFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv büyük kuşlar ve büyük oyuncaklar gittikten sonra yerde kırmızıya boyanmış adamlarFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv kadınlar ve çocuklar görüyordum... Bazılarının kolları yoktuFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv bazılarının da bacakları.... Bir keresinde çok üzülmüştüm. Evcilik oynadığımız komşumuzun kızı Rafianın başını yerde gördüm... Sadece başınıFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv diğer tarafları yoktu... Bana bakıyordu gözleri açık... İşte o zaman çok korkmuştum... Ağlayarak hemen eve koştum... Masanın altına saklandım. Kimse benim başımı koparmasın diye başıma bez bağladım... Çok korkmama rağmen elimden hiç tatamı bırakmadım...

Çokça zamanlar geçmişti... Artık büyümüştüm. Tam altı yaşındaydım. Bir gün dayım beni namaza götürdü. Bayram namazıymışFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv nerden bileyim. Benim hiç yeni ayakkabılarım olmadı kiFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv yeni gömleğimFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv yeni pantolonum... Ben bayram nedir hiç bilmedim ki.... Sonra babamın olmadığı bayramı ben neyleyim.... Biz bayram namazını kılarken çok gürültülü sesler geliyordu.... Büyük oyuncaklarFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv büyük kuşlar ateş kusuyorlardı... Evleri yakıyorlar camileri yıkıyorlardı.... Dayım kucağına alarak beni Filistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv hemen uzaklaştık oradan... Her tarafta insanlar kaçışıyor kimileri de kanlar içinde yerde yatıyorlardı... Tank dedikleri o kocaman oyuncaklar gittikten ve Savaş Uçağı dedikleri kocaman kuşlar uçtuktan sonra dayımla koşa koşa eve gittik... Dayımın evini de yıkmışlardı. Kırmızı alevler arasından yengemin cansız bedenini çıkardılar. Dayım durmadan ağlıyordu. Sonra üç aylık bebeğini getirdiler. İkiside ölmüştü... Gözlerim yaşlı annemi arıyordum. Nihayet annemi de çıkardılar yıkık evin altından... Anneminde her tarafı kanlar içindeydi. Yanına gittim. Anne Anne diye seslendim ağlayarak... Bana bakıyordu kara gözlerine doyamadığım Annem... Elinde sıkı sıkı tuttuğu sapanı mı uzattı banaFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv diğer eliyle başımı kendisine doğru çektiFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv alnımdan öptü... Sonra son sözü yine her zaman söylediği şehidimin yetimi ninnisiydi. Annem son nefesini verirkenFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv hıçkırıklar içinde bende ona söz verdim. Anne duy beni bende şehid olacağım anne duy beni annem. Şehidin annesi...

Ben şimdi hem babasız hem de anasızdım. Tıpkı peygamberimiz gibi. Altı yaşında bir başına. Artık bana şehidimin yetimi ninnisini söyleyecek bir annem yoktu. Doyamadan aldılar onu benden... Artık anamda babamda sapanımdı.... Yani özgürlüğüm.... Yani zulme haykırışım.... Yani dünyanın gözü önünde devam eden bir kıyıma direnişim...

Dayım beni annem ölünce bir yetimhaneye verdi. Yetim hanedeki amcalar çok kızıyorlardı... Yinede seviyordum onları... Bizlere Kuran okumasını öğretiyorlardı... Sonra sapanı... Sonra İntifadayı... Sonra taşı ve sonra Şehadeti ve Cenneti...
Dokuz yaşıma gelmiştim... CesurdumFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv İsrail askerlerinden hiç korkmuyordum artık... Hergün ölen çocukları gördükçe İsrail askerlerine hıncım daha da artıyordu... Uçak gürültüleriFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv bombalar caddelerde paletle gezen tanklar arasında büyüdüm ben...

Tarih yirmiiki mart ikibindörtü gösterirken İsrail Uçakları ve Tankları şafak vakti daha doğmadan Ahmed Yasin amcayı sabah namazını kılarken şehid ettiler... Bende o sabah İsrail tanklarını durdurmak için sapanımla dışarı çıktım... Arkadaşımla beraber o sabah vaktinde dışarıda sapan taşlarıyla İsrail Askerlerini kovalıyorduk. Silaha karşı taş... Her bir taşı atarken Rabbimize sığınıyor ve attığımız taşların ebabil taşı olması için Allaha dua ederek fırlatıyorduk... Bir çok İsrail askerini kaçırtmıştık.. Allahuekber diye fırlattığımız her taş bir füze oluyordu sankiFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv ve ben kanatlanıyordum her taşla birlikte... En son attığım taşla bir İsrail Askerini öldürmüştüm ki karşımda kocaman bir tank belirdi. Ben hiç geri adım atmadan ve yaradana sığınarak sapanla fırlatıyordum tanka karşı taşlarımı... Tank çok yaklaşmıştı. Sonra yana doğru kaçmaya başladım. Ben kaçtıkça o koca tank bana doğru geliyordu ve sonra bir ilkbahar sabahı Ahmed amcanın şehid edildiği gün bende tank altında kalmıştım... Minik bedenim o koca tank altındaydı... Hiç korkmuyordum tanktanFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv ölümden... Tankın paletleri ayaklarımdan yakalamıştı beniFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv ayaklarım ezildiği halde elimden sapanımı hiç bırakmamıştım... Sapanımla ölüyordum şimdi... Demekki ölmek o kadar da korkulacak şey değilmiş. Ben ölürken beyaz bir şeyin bana baktığını gördüm. Başımı kaldırdığımda ne göreyim ben yine bana bakıyordum gülerek... Hadi gidelim dedi kaşımdaki Ali... AnnemeFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv hiç görmediğim Babama... kalkmak istiyordum fakat kalkamıyordum... Can çekişiyordu parçalanmış bedenim... Off off dedim içimdenFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv beni de ezdiler bir ilkbahar sabahıFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv bir gülü daha kopardılar dalındanFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv daha yeni filizlenen hayallerim vardı... Okulda okuyacaktım... Doktor olacaktımFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv doktor olamasamda adam olacaktım... Mahmud Derviş amca gibi şiirler yazacaktım... SevgilimeFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv AnnemeFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv Babama ve Kudusüme...

Sonra yüreğimde taşıdığım intikamı sapan taşlarıyla atacaktım o koca tankların vicdansız kalplerine... Sahi bu tankların hiç gözü yok mu... Neden ezdiler beni... Hem onların gözü olsaydı hiç ezerlermiydi beni.. Bu kadar cani miydi ki bu Yahudiler... Neden öldürüyorlar çocukları... Neden Anasız Babasız bırakıyorlar bizleri... Hadi onların yürekleri yok sizlerinde mi gözleri yok..

Çocuklar ezilirken tank altındaFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv uçaklar bombalarını yağdırıyorken tepemizeFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv evinizin baş köşelerine oturttuğunuz o karakutudan hiç görmediniz mi bizleri...

Yoksa görmek mi istemediniz... Bizler yok edilirken birbirFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv sizlerde televizyon başlarında çekirdeklerinizi üzülerek mi çitlediniz yoksa... İçmi geçirdiniz halimize... Bir duayı da mı çok gördünüz bizlere...

Amerika ve İsrail silahlarıyla öldürülürken mazlumlar dört bir coğrafyadaFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv sizler hiç ölümü hatırlamadınız mı...

Bizlerin kolları kırılırken sizlerde Coca Cola larınızı mı yudumluyordunuz yoksa...
Biz tanklar altında aç sefil yok ediliyorkenFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv şu üç günlük dünyada sizde aç susuz kalacak değilsiniz ya...

Kutsal coğrafyalarda bizler ümmetin şerefini kurtarmak için can verirkenFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv sizlerde yedi yıldızlı otellerde can hıraş bir şekilde medeniyetler çatışmasını mı engelliyorsunuz...
Yoksa mazlum kanları üzerinde kültürler arası diyolaglar mı kuruyorsunuz...

Bizler her gün ya tank altında ya da uçak bombaları arasında baharlarımızı yitiririkenFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv sizlerde bir sonbahar akşamı şarkıları arasında iftarlarınızı yedi yıldızlı fakir sofralarında mı açıyorsunuz...

Sizler süslü püslü evlerinizde envay çeşit yiyeceklerinizi yerken bizlerde şerbetlerimizi içeceğiz koca tanklar altında...

Herbirimizin kanları sulayacak kutsal toprakları...

Ve sizler gönül rahatlığıyla uyurken kuş tüyü eksik yataklarınızdaFilistinli Ali'nin Hikayesi Smiliv bizler şehidimin yetimi ninnileriyle uyuyacağız tanklar altında...

H.Ali Aydın Sad insallah son bulur artik bu tür seyler
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Filistinli Ali'nin Hikayesi
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Anteplinin ask hikayesi
» ACIKLI BIR ASK HIKAYESI=(

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: EĞLENCE & FORUM OYUNLARI :: Her Telden Çalanlar-
Buraya geçin: